Haber

Murat Kurum: 1 yıl içinde 2 milyon güvenli ev Türkiye’ye kazandırılacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Ulusal Risk Kalkanı Modeli toplantısında ülke genelinde halkın meskenlerde yaşaması için yapılan çalışmalara ışık tutan bir sunum yaptı.

Bakan Kurum yaptığı sunumda Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremde yürütülen çalışmaların rakamlarını vererek, önümüzdeki dönemde il ve köylerde yapılacak konutların özellikleri hakkında bilgi verdi.

Kurum yaptığı konuşmada daha önce başlatılan çalışmalardan örnekler vererek, bugüne kadar 3 milyon 300 bin konutun dönüşümünün yerinde, isteyerek ve hızlı bir şekilde yapıldığını belirtti.

“Türkiye 1 yılda 2 milyon yeni, sağlam ve güvenli konuta kavuşacak”

Murat Kurum yaptığı sunumda, 1 yıl içinde 2 milyon yeni, sağlam ve güvenilir konutu Türkiye’ye kazandıracaklarını belirterek, tarihin en büyük afet konutu üretim seferberliği kapsamında 405 bin afet evi üretimine başlandığını bildirdi. Cumhuriyetin.

“İstanbul’da bugüne kadar 695 bin konut dönüştürüldü”

Bakan Kurum, İstanbul’da bugüne kadar 695 bin konutun dönüştürüldüğüne, bölgede 93 bin konutun dönüşümünün devam ettiğine de inanmadı.

Kentlerin afetlere karşı daha hazırlıklı hale getirilmesine yönelik çalışmalar aktarıldı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’nde düzenlenen “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli”nin ilk toplantısında, şehirlerin deprem gibi afetlere karşı daha hazırlıklı hale getirilmesi konusuna odaklandı, seller ve kuraklıklar. Hazırlanan sunumla ilgili açıklamalarda bulundu.

26 bin enkaz, 26 bin bina deprem bölgesinde

Bakan Kurum, şehirler dirençli hale gelene kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde aynı anlayışla çalışacaklarını belirterek, şunları kaydetti:

Yaşadığımız iki depremin ardından artçı sarsıntılarla birlikte Cumhurbaşkanımızın AFAD Başkanlığımızdaki uyumu, bakan arkadaşlarımızla birlikte süreci an be an takip etti. İlk andan itibaren devletimizin tüm imkanlarıyla 11 ilde arama kurtarma çalışmalarını, 26 bin enkazı ve toplamda 26 bin yapıyı konuşuyoruz. Bu çerçevede AFAD’ımızla uyum içinde her saat, her dakika eş zamanlı olarak tüm illerimize giden 35 bin 250 arama kurtarma çalışanı ve arkadaşlarımız uyumadan, yemeden, içmeden vatandaşlarımızın yaralarını sarmaya çalıştı. Bu kapsamda Valilerimiz, Kaymakamlarımız, ilgili Bakan arkadaşlarımız ve tüm gruplarımızla birlikte 271 bin işçi sahadaydı. Bugüne kadar 624 bin vatandaşımız tahliye edildi ve şu anda bölgede 18 bin iş makinesi hizmet veriyor.

“Şu ana kadar 360 bin çadır kuruldu, 1 milyon 440 bin vatandaş barındı”

Bakan Kurum, enkaz arama kurtarma çalışmaları yapılırken, vatandaşların geçici barınma ihtiyaçlarının karşılanması için AFAD ve uyum merkezleriyle birlikte tüm illerde 360 ​​bin çadır kurulduğunu hatırlatarak, şu bilgileri aktardı:

Bu çadırlarda 1 milyon 440 bin vatandaş barındı. Aynı anlayışla konteyner şehirlerimizi yeniden kuruyoruz. AFAD, TOKİ, Emlak Konut, belediyelerimiz, buradaki bağışçılarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte Hatay, Malatya, Kahramanmaraş, Gaziantep’te tüm illerimizde prefabrike, çelik, konteyner ve kagir malzemeleri kullandık. Firmamızda konteyner şehir kurulumuna başladık. İhtiyaç oldukça uyum içinde süreçlerimizi yürütüyoruz ve burada vatandaşlarımızı bir an önce daha inançlı alanlara çekmek için yapılarımızı inşa ediyoruz.

“Şu ana kadar 1 milyon 582 bin bina tespit edildi. 4 milyon 859 bin bağımsız bölüm incelendi”

Toplam 1 milyon 582 bin binada hasar tespit çalışması yapıldı ve bu çerçevede 4 milyon 859 bin bağımsız bölüm incelendi. Bu da 608 bin bağımsız parçaya tekabül ediyor. Bu bağımsız bölümlerin 481.000 adedi konut binalarımızdır.

“Bazı tarihi eserlerimiz zarar gördü”

Yine tescilli yapılarımızın ve tarihimizin bu anlamda heba edildiğini, tarihi eserlerimizin bir kısmının yıkıldığını görüyoruz. Bu kapsamda Hatay’daki Ulu Camimiz, Adıyaman’daki Ulu Camimiz, St. Nicholas Rum Ortodoks Kilisesi, Darb-ı Sak Kalesi ve Gaziantep Kalesi gibi birçok tarihi eserin yıkıldığını görüyoruz. Bu tarihi eserlerle ilgili olarak Kültür ve Turizm Bakanlığımız onarım çalışmaları alanında bir çalışma yürütüyor.

“Yıkılan binaların yüzde 96,69’u 99’dan önce yapılmış yapılar”

Yıkılan binalar hakkında bilgi veren Bakan Kurum, bunların yüzde 96,69’unun 99’dan önce inşa edilen yapılar olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

Yeni yönetmeliğe göre, yani 2002 yılında yapılan yönetmelikler çerçevesinde, yapı denetim sistemindeki yönetmelikler, yeni sarsma yönetmeliği ile birlikte yaptığımız düzenlemeler çerçevesinde, yıkılan binaların sadece yüzde 3,3’ünün olduğunu görüyoruz. 99’dan sonra yapılan yapılar yıkıldı. Bu binalarda da 145 bin vatandaşın yaşadığını tespit ettik. Burada yine 98 öncesi ve 98 sonrası binaların yıkım karşılaştırmasını görebiliriz. Kahramanmaraş merkeze baktığımızda yerleşimin 2004 yılı uydu haritaları ile 2022 yılı yerleşim yerini karşılaştırdığımızda 1999 öncesi binaların ağır bir şekilde yıkıldığını görüyoruz. Aynı durumu Hatay için tekrar inceleyecek olursak, 2006 yılında Hatay’ımızın yerleşimine baktığımızda 2023 yılında yerleşimdeki ağır yıkımın sıvılaşmanın ve zemin kalitesinin düşük olduğu bölgede olduğunu tespit ettik. eski binalar yer almaktadır.

“Binaların doğru yere yerleştirilmesi konusunda hocalarımız ve bilim insanlarımızla birlikte çalışıyoruz”

Nasıl ki onlar dik durdu biz de birebir anlayışla yapmaya çalışıyoruz. Burada fay hattına olan uzaklığı, zeminde sıvılaşmayı ve yeniden seçim noktasında sıvılaşma kaynaklı tahribatın olup olmadığını tespit ediyoruz. Bu kapsamda yeniden yerleşim noktasında en gerçek yere binaların yerleştirilmesi konusunda hocalarımız ve bilim insanlarıyla birlikte bu çalışmaları yürütüyoruz.

“Kolon-kiriş birleşim yerlerinde sıkma yapılmayan ve nervürlü demir kullanılmayan alanlarda da yoğun tahribat olduğunu tespit ettik”

Bakan Murat Kurum, tasarım ve işçilikteki hataların da tahribata yol açtığını, bunun sahadaki bulgularda görüldüğünü vurgulayarak, şunları söyledi:

Bunlar yeni deprem yönetmeliği ile birlikte yapılamaz. Ancak önceki kolon-kiriş birleşimlerinde sıkışma olmayan ve nervürlü demir kullanılmayan alanlarda da ağır tahribat yaşandığını tespit ettik. Yine bodrum katlarda pencere açılması gibi yanlış kullanımların da tahribata yol açtığını görmekteyiz. Yine AFAD uyumluluğumuzda tüm illerimizde eş zamanlı olarak enkaz kaldırma çalışmaları yapılıyor. İllerimizdeki uyum gruplarımızla birlikte tüm çevresel önlemleri alarak ve içinden çıkan tüm malzemelerin geri dönüşümü için önlemler alarak, bu malzemeleri hem ekonomimize katkıda bulunacağız hem de değil, geri dönüştüreceğiz anlayışıyla geri dönüştüreceğiz. Burada çevre kirliliğine neden oluyor.

“En doğru yerleşimi yapmak için bilim insanlarımızla birlikte çalışıyoruz.”

Bakan Kurum, yıkılan binalarda daha çok eski binaların bulunduğunu belirterek şu bilgileri verdi:

2015 ve 2023 sonrası deprem sonrası yıkım uydularını karşılaştırdığımızda bu tablo bize Antakya’da Kırıkhan başta olmak üzere Hatay’da ne kadar yıkım yaşandığını net bir şekilde gösteriyor. Burada alanın neredeyse tamamının yıkılmış olduğunu görüyoruz. Kahramanmaraş için birebir çalışmalar yaptık. Burada 2014 yılı ortası ile 2023 yılı ortasındaki uydu görüntülerini karşılaştırdığımızda eski binalarımızın ağır olduğu şehir merkezinde ağır bir tahribatın olduğunu net bir şekilde görüyoruz. Bundan sonraki süreçte de bilim ve kültür ışığında, kültür ışığında bu tarihi eserlerin merkeze kazandırılması, bu tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılması, yeniden onarılması ve yenilenmesi için bilim insanlarımızla birlikte çalışmalarımızı yürütüyoruz. bu merkezlerde en doğru yerleşimleri en gerçek yerlerde yapmaktır.

“Statik hesaplarda yoğun olarak dikkate alınan tünel kalıp veya perdeleme sistemi ile radye temel üzerine çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz”

Yeni konutları planlarken ve projelendirirken önceliklerinin vatandaşları bir an önce inanç evlerine kavuşturmak olduğunu belirten Bakan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:

Yeni yapılacak yerlerde heyelan, sıvılaşma veya fay gibi afet risk aralığı belirlenir. Bozulan alanların her türlü etüdünü morfolojik, jeolojik ve jeofizik mühendislerimiz tarafından bilim insanlarımızla birlikte yürütüyor, arazi kullanımı noktasında da mikrobölgeleme çalışmaları yürütüyoruz. Bu çalışmalarla bir kere en gerçek yeri belirliyoruz. Rezerv alanından konut üretim süreçlerine başladık. Rezerv alanlarını oluşturduktan sonra şehrin dokusunu, kültürünü, demografik yapısını, sosyal yapısını ve şehirdeki ihtiyaçları içerecek tasarımlar yapıyoruz. Bu tasarımlar çerçevesinde yerleşime uygun alanlarda yerleşimler yaparak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Statik hesaplarda ağırlıklı olarak tünel kalıp veya perdeleme sistemi dikkate alınarak radye temel üzerine çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz. Yeşil alanlarla tasarlıyoruz, insanımızın burada en güzel kurallar içinde yaşayabilmesi için okul, park ve bahçelerle bu tasarımları yapıyor ve bu tasarımlar çerçevesinde konut alanları oluşturuyoruz.

“Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konutu inşaat kampanyası kapsamında 405 bin afet evinin yapımına başladık”

Cumhuriyet tarihinin en büyüğü. “Afet Konut Seferberliği”Projenin yürütüldüğünü hatırlatan Bakan Kurum, fay hatlarına olan mesafeleri hem yatay hem de dikey olarak deformasyon haritaları çizdiklerini ve bu haritalar çerçevesinde yerleşimleri belirlediklerinin altını çizerek şu bilgileri paylaştı:

Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konutu üretim seferberliği kapsamında 405 bin afet evi başlattık. Bu kapsamda illerimizde tespitler çerçevesinde 83 bin köy evi ile ilgili çalışma yapıyoruz. Bunlar büyük bir hassasiyetle çalışır; Alandaki taban çalışma gruplarımız tarafından hocalarımızla koordineli bir şekilde onların görüşleri ile birlikte yapıyoruz. 21 Şubat’ta başladığımız sürecimiz bugün 21 bin olan 16 bine ulaştı. 21 bin afet evimizde sözleşmelerimizi yapıp ilk kazmalarımızı vuruyoruz.

“En uygununu, en keyiflisini, en sağlamını sosyal donatılarıyla birlikte yapmak arzusundayız”

Yeni yerleşim yerleri tasarlanırken kentin büyüme aksının 50 yılı hesaplayacağının öngörüldüğünü belirten Bakan Kurum, yapılacak yeni konutların sosyal donatı alanlarıyla birlikte planlandığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:

Adıyaman Örenli’de, Gaziantep Şehitkamil’de, İslahiye’de, Nurdağı’nda çok uygun bir zeminde bu çalışmaları gerçekleştirdik. İskenderun’da da ovadan dağlara kadar yerleşim içinde sağlam yerler bulduğumuz alanlarda yeni yerleşim alanları belirleyerek kentsel tasarımlarımızı burada gerçekleştiriyoruz. Bu rezerv alanların dışında şehrin merkezinde de kentsel tasarımlarımıza başladık ve oraya gidiyoruz şehrin tüm ileri gelenleriyle, sanayicisiyle burada, belediye başkanıyla, milletvekiliyle, tüm sivil toplum kuruluşlarıyla görüşüyoruz. , onların görüş, fikir ve önerilerini dikkate alıyor ve çalışma setimize dahil ediyoruz. Çalışma kümemize kimler dahilse bizim talimatımız valilerimize talimatınızdır. Sosyal donatıları ile en rahatını yapmak dileğiyle.

“Mahalle kültürünü ve komşuluk ilişkisini yaşatacak şekilde; Kat planlarını zemin artı üç dört katı geçmeyecek anlayışıyla yapacağız” dedi.

Bakan Kurum, Kahramanmaraş’ta yaşanan depremlerin ardından sosyal donatılarla ve bütüncül bir bakış açısıyla kalıcı konutların tasarlanacağını belirterek, şunları kaydetti:

Çalışmalarımızı yatay mimariye dayalı olarak yürüteceğiz. Mahalle kültürü ve mahalle merakını canlı tutarken; Kat üç veya dört kat artı geçmeyecek anlayışıyla kat planları yapacağız ve bu çerçevede görsellerini paylaştığımız anlayışla tip dairelerimizin örneklerini hayata geçireceğiz.

“Köyde yaşayacaklar için net 105 metre siyah daireler tasarlandı”

Brüt 130 metrekare, balkonlu ve teraslı 105 metrekarelik dairelerin köylerde yaşayan vatandaşlar için tasarlandığını belirten Kurum, şu ifadeleri kullandı:

Vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak bir anlayışla çalışıyoruz. Yerel gereksinimlere ve oradaki mimariye uygun olarak bu tip kaplamaları yapacağız. Bir yerde cumba yapacağız, bir yerde taş kapatacağız ve bu anlayışla yürütüyor olacağız. Tip kat planlarımıza baktığınızda; 3+1 daireler planlıyoruz. Geniş balkonlu daireler bölgenin ihtiyaçları doğrultusunda planlandı ve bu çerçevede çalışıyoruz.

“Tedarik zincirini bugünden kurduk”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla inşaat malzemeleri dairesi ile görüşmeye geldiklerini belirten Bakan Kurum, şu bilgileri paylaştı:

Ticaret Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte bugün itibariyle tüm malzemeler için tedarik zincirini oluşturduk. Bu kapsamda 13 milyon ton çimento, 4 milyon ton demir, 28 milyon metrekare seramik ve yine 28 milyon ton beton kullanmak hedefiyle tedarik zincirini oluşturduk.

“Bölgede 250 bin konutun dönüşümü sürüyor”

Türkiye’nin sarsıntılar ülkesi olduğunu vurgulayan Kurum, Kahramanmaraş’taki deprem de dahil olmak üzere bugüne kadar 120 binden fazla can kaybının yaşandığını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tüm dünyaya örnek olacak bir kentsel dönüşüm projesi başlattığını hatırlatarak, söz konusu:

Sayın Cumhurbaşkanı, 2013 yılında bedeli ne olursa olsun ‘dönüşeceğiz’ emrini verdiniz. Bu kapsamda bugüne kadar 3,3 milyon konutun dönüşümü yerinde, isteyerek ve hızlı bir şekilde gerçekleştirildi. Vatandaşlarımızın talebi alınmıştır. 1994 yılında belediye başkanı olduğunuz dönemde ilk örneğini Başakşehir’de yaptığınız ve Türkiye geneline yaygınlaştırdığınız sosyal konut konseptiyle bugüne kadar 1 milyon 180 bin sosyal konut yapıldı. Yine bugün 81 il ve 922 ilçede kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında bölgede 250 bin konutun dönüşümü devam ediyor.

“Depremden etkilenen illerden elimizi hiç çekmedik”

Yapılan çalışmalar, aktif yapı denetim sistemi ve deprem yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle 6,6 milyon konut ve iş yerinin sosyal donatılarıyla birlikte denetiminin tamamlandığını belirten Bakan Kurum, şunları kaydetti:

TOKİ ve özel teşkilatımızla yaptığımız çalışmalarla birlikte nüfusumuzun yüzde 65’ini iman ettirdik. Yine depremler oldu ve sizlerin talimatıyla bugün olduğu gibi o deprem bölgesindeydik. Depremde zarar gören şehirlerimizin imarı için onlardan hiç vazgeçmedik, yüreğimiz oradaydı. Sivrice merkezli depremde Elazığ ve Malatya’da 33.821 konutu yerinde bitirerek bu depremden de etkilenen Elazığ’da olası ölümlerin önüne geçtik. İzmir’de bir sarsıntı oldu ve İzmir tarihinin en büyük dönüşümünü yerinde hem Bayraklı’da hem de rezerv alanında yaptık ve TOKİ ile vatandaşlarımıza teslim ettik.”

“Afet bölgelerinde 45 bin konutun inşaatı tamamlandı”

Antalya ve Muğla’daki yangınlar ile Giresun, Kastamonu ve Sinop’taki sel felaketinin ardından yapılan çalışmaları anlatan Bakan Kurum, şu açıklamaları yaptı:

Biz devletimiz yine oradaydık. 861 köy konutunun 447’sinin anahtar teslimini yaptık ve Mayıs ayı sonuna kadar hepsini bitireceğiz. Kepezbeleni köyümüz vardı. Köyün tamamını restore edip vatandaşlarımıza teslim ettik. Giresun’da sel oldu ve biz yine buradaydık. Dereli’de, Doğankent’te ve Giresun’un bütün ilçelerinde ‘Yeni Giresun, yeni Dereli, yeni Doğankent’ dediniz. Bu çerçevede çalışmalarımıza başladık. Tüm Türkiye’ye örnek olacak toplam 368 konutun sosyal tesisleri, yeşil alanları, dükkanları, taşkın riskini hesaplayarak yaptığımız çalışmalarla güvenli alanlara taşınmasını sağladık. Bu kapsamda Bozkurt ve diğer ilçelerimize büyük zararlar veren Kastamonu ve Sinop faciası gündeme gelmiştir. Abana’da yıkımlar oldu. Burada da vatandaşlarımıza sözler verdiniz ve bu sözler çerçevesinde 1.016 yeni konutu meydanıyla, dükkânıyla vatandaşımızın hizmetine sunuyoruz. İnşallah 2023 yılında bu afet evlerini teslim edeceğiz. Bu çerçevede afet bölgelerinde 45 bin konutun üretimi tamamlandı.

“Deprem bölgesinde tarihimize, kültürümüze ve ecdadımızın bize bıraktığı emanete sahip çıkacak anlayışla projelerimizi hayata geçireceğiz”

Bakan Kurum, “Tarihe sadakat, geçmişe saygı”Tarihi kent meydanlarının yeniden canlandırılması için çalışmalar yürüttüklerini hatırlatarak, şu şekilde konuştu:

Kahramanmaraş merkezli depremde anlayışımız bu olacak. Tarihimize, kültürümüze ve ecdadımızın bize bıraktığı emanete sahip çıkacak anlayışla projelerimizi yeniden hayata geçireceğiz. Bursa, Bitlis, Edirne Selimiye Camii ve Erzurum’da olduğu gibi Kahramanmaraş ve Hatay’da da birebir anlayışla yine yapacağız. Bir yandan şehrin ekonomisini canlandırmamız gerekiyor. Artık fasılalı ticari birimlerin AFAD’a uygun üretim süreçlerine başladık. TOKİ ve Emrah Konut ile birlikte bunu yine AFAD’ımızla birlikte yapacağız. Ardından Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile birlikte şehrin sanayisi için burada sanayiyi ayağa kaldıracak çalışmaları hep birlikte yapıyor olacağız. Köylerimizde tarım köyü uygulamaları ile birlikte köyün kıra dönüşünü teşvik edecek uygulamalarımıza devam edeceğiz. İskan Kanunu çerçevesinde Yusufeli’ndeki tüm illerimizde Tarım ve Orman Bakanlığımız ve DSİ ile uyum içinde çalışmalarımızı yürütüyoruz.

“Son 1 yılda 2 milyon yeni, sağlam ve güvenli konutu ülkemize kazandırmış olacağız”

Bakan Kurum, Türkiye genelinde devam eden kentsel dönüşüm projelerinin Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu konut girişimi olduğunu belirterek, “İlk Evim”Proje ve afet konutları hakkında şunları söyledi:

Devam eden kentsel dönüşüm konutlarımızın 250 bin, sosyal konutlarımızın 250 bin ve Pazarcık depremi sonrası yapılacak konut sayımızın 500 bin olduğunu düşündüğünüzde; Yaklaşık 1 milyon yeni konut üretimi ve 1 milyon konutluk arsa tahsisimizi de hesaba katarsanız son 1 yılda 2 milyon yeni, sağlam ve güvenilir konutu ülkemize kazandırmış olacağız. Hedefimiz 2035 yılına kadar Türkiye’de dönüştürülmemiş alan kalmaması.

“Bugüne kadar İstanbul’da 695 bin konutu dönüştürdük; 93 bin konutun dönüşümü sahada devam ediyor”

Bakan Kurum, İstanbul’da tamamlanan ve devam eden kentsel dönüşüm projeleri hakkında da bilgi verdi. 39 ilçede kentsel dönüşüm çalışmalarının yürütüldüğünü vurgulayan Bakan Kurum, şunları söyledi:

Detaylarını önümüzdeki günlerde paylaşacağınız İstanbul’daki kentsel dönüşüm kampanyasında da aynı azim ve kararlılıkla devam ediyoruz. Bugüne kadar 695.000 konutu dönüştürdük. TOKİ’miz, Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğümüz ve Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz ile birlikte 93 bin konutun dönüşümü sahada devam ediyor. Olası Marmara depremine karşı ilçelerimizin tamamına yakını olmak üzere 39 ilçemizin tamamına yakınında kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor.

“Evler vatandaşlara teslim edildi”

Bakan Kurum, Beykoz Tokatköy, Beyoğlu, Gaziosmanpaşa, Kağıthane, Zeytinburnu, Bağcılar, Güngören, Kartal, Üsküdar, Ataşehir ve Sultanbeyli’de örnek olacak. İlçelere değer katacak konutların vatandaşlara teslim edildiğini belirterek konuşmasına şöyle devam etti:

Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle 2 bin 108 konutu 60 bin yatay mimari esaslı konut ile akıllı şehirlere kavuşturduk. Bölgedeki riskli ilçeler ne olursa olsun konutlar ne olursa olsun buraya taşımak adına konutlarımızı adım adım burada gerçekleştiriyoruz. Bağcılar, Bayrampaşa, Gaziosmanpaşa ve Sultangazi’de sağlıksız yapılarda oturan vatandaşlarımızı bu alanlara taşıma gayreti ile çalışmalarımızı yürütüyoruz. Fikirtepe Kentsel Dönüşüm Projesinde Sayın Başkan ‘Burayı tamamlayalım’ dediniz, talimat verdiniz ve bu çerçevede 12 bin konutun kentsel dönüşümüne başlandı. İnşallah bu yıl itibari ile 2024 yılına kadar, konutuna girmeyen vatandaş kalmayana kadar teslimatlarını yaparak çalışıyoruz. Üsküdar’da Çamlıca Camimizin eteğindeki Ferah Mahallesi ile Kirazlıtepe, Küplüce ve Mehmet Akif Ersoy mahallelerinde belediyemizle birlikte 7 bin 84 bağımsız bölümden oluşan kentsel dönüşüm çalışmalarımızı başlattık. 551 tanesini tamamladık. Vatandaşlarımıza teslim ettik. 2 bin 583 bağımsız parçanın sahada yeniden üretim süreci devam ediyor. Sayın şahsın başkanlığında bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda, olası afet risklerine karşı çalışmalarımızı bilimin ışığında, afetlere dayanıklı bir Türkiye anlayışıyla, görüşler doğrultusunda yürüteceğimizi belirtmek isterim. , bilim adamlarımızın fikirleri ve önerileri.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort